“Sanal aşklar” ilişki düşmanı
-Uzmanlar internet aracılığıyla kurulan duygusal ilişkilerin
“sağlıklı ilişki” kavramına zarar verdiğini ifade ediyor
-HelpA Akademi kurucusu Klinik Psikolog Gülşah Sam Orhan:

“Sevgilinizden 21 günden fazla uzak kalmayın”
“İki bireyin birbiriyle temasta olma haline ‘ilişki’ denirken, uzaktan yürütülmeye çalışılan
duygusal bağ ‘ilişik’ten öteye geçememekte”

“Uzaktan ilişki yürütmek başlı başına zor bir işken ortaya çıkan internet, güvenli ilişki için
doğru bir zemin olmamakla birlikte çoğu zaman büyük facialara da neden olabilir”
“Eşin evde olmadığı saatlerde karşıdaki kişiyle sanal alemde sohbet etme gibi durumlar
artık neredeyse her gün karşılaştığım konular arasında. Bunun en büyük sebepleri arasında ise
kadının erkekten evlenmeden önce gördüğü ilgiyi, sonrasında görememesi, istediği sözleri
duyamaması, kendini reel hayatta güzel bulmaması gibi konular yer alıyor”
-Günümüzde çeşitli nedenlerden dolayı çok sayıda çift uzaktan ilişki yürütmeye çalışırken, uzmanlar günlük hayatın büyük kısmını kaplayan internet aracılığıyla kurulan sanal bağların “sağlıklı ilişki” kavramına zarar verdiğini ifade ediyor.

“Gözden ırak olan gönülden de ırak olur” atasözü uzaktan ilişki yürütmeye çalışan çiftlerin sıkça duyduğu cümlelerden… Peki, gerçekten de durum böyle mi? Uzaktan ilişki yürütmek ve özellikle internet üzerinden kurulan sanal bağlar gerçek ilişki olabilir mi?
İlişki kavramının iki bireyin birbirleriyle temasta olma hali olarak açıklanabileceğini söyleyen HelpA Akademi kurucusu Klinik Psikolog Gülşah Sam Orhan, temas olmayan ilişkilerin “ilişik” olarak adlandırıldığını kaydetti.

Uzaktan yaşanan ilişkilerdeki en temel problemin kişilerin “ilişiklik” bağıntısından ilişki moduna geçememesi olduğunu vurgulayan Orhan, “Uzaktan yaşanan ilişkilerin sebepleri arasında, internetten tanışma, iş sebebi tayin sebebiyle çiftlerin ayrılması, özellikle üniversitede birleşmiş farklı ilden gelen gençlerin okul bitince olan ayrılıkları gibi nedenler yer alır. Sorunların çözümü de konunun yapısına göre değişir” dedi.

-Ayrılık travmasındaki kişilerin tercihi-
İnternetin gelişmesiyle “sanal sevdaların” yaygın hale geldiğinin altını çizen Orhan, büyük bir ayrılık travmasından çıkmış ve genellikle arayış halindeki kişilerin internet ilişkilerine sıcak baktığını vurguladı.

Orhan, internet ortamında görmeden ilişki halinde olmanın kişilerin kendi dışa vurumları açısından oldukça güvenli göründüğünü çünkü, güvensizlik sorunlarının bir araya gelindiğinde başladığına işaret ederek, şunları söyledi:

“İnternet kişinin kendini en üstün göstermeye çalıştığı bir dışa vurum platformdur. Araştırmalar asosyal yapıya sahip kişilerin sanal dünyada kendini üstün tanıttığını, bazen yalanlara başvurduğunu, hatta sahip olduğu psikopatik kişilik bozukluğu sebebiyle söylediklerine kendisinin de inandığını gösteriyor. İnternet güvenli ilişki kurmak için doğru bir mecra değildir. Uzaktan yaşanan internet aşkları bazen büyük facialara zemin hazırlayabiliyor.”
-İnternet aldatması oldukça yaygınlaştı

Özellikle eşinden ilgi görmeyen kadınlar arasında internet aldatmasının oldukça yaygın hale geldiğini bildiren Orhan, “Eşin evde olmadığı saatlerde karşıdaki kişiyle sanal alemde sohbet etme gibi durumlar artık neredeyse her gün karşılaştığım konular arasında. Bunun en büyük sebepleri arasında ise kadının erkekten evlenmeden önce gördüğü ilgiyi sonrasında görememesi, istediği sözleri duyamaması, kendini reel hayatta güzel bulmaması gibi konular yer alıyor. Bu gibi durumlarda özellikle karşıdaki insanın yaşantısından emin olmak şart. Evli, psikopatik kişilik bozukluğuna sahip, kötü niyetli insanlarla karşılaşılma olasılığının çok yüksek olduğu göz ardı edilmemeli. Bunun yanında iyi insanlarla karşılaşma şansı da yok değil” ifadelerini kullandı.
Gülşah Sam Orhan, tayin veya iş sebebiyle yaşanan uzaktan ilişkiler ve okul sebebiyle ayrı kalmanın da sağlıklı ilişki kurmayı engellediğinin altını çizerek, “En doğru ilişki yakınınızdaki bireylerle yaşanır. Eğer bir zorunluluk yoksa uzak olduğu veya uzağa gideceği bilinen kişilerle ilişkiden kaçınmak en doğru yoldur. Bunun yanında internet gibi tehlikesi büyük mecralarda ilişki yaşamaktan mümkün olduğunca kaçınmak, böyle bir durumun içine girildiyse karşıdaki kişiyi iyi araştırıp sonrasında görüşmek en mantıklısıdır. Tayin gibi uzak kalma mecburiyeti olan durumlarda, çiftlerin birbirine sürekli zaman ayırması, en fazla 3 haftada bir görüşmesi gerekmekte. Çünkü bilinçaltı bir bağımlılık veya ilişki bağıntısı 21 gün içinde kopmaya başlar. Bu aşamada aradaki bağ bir arayışa döndüğünde, evlilik kurumu yara alacak ilişki hüsrana uğrayacaktır” diye konuştu.

2 Yorumlar

Yorumunuz benim için önemli teşekkür ederim...

  1. Gözden uzak, gönülden ırak kesinlikle katılıyorum. ne güzel bi paylaşım olmuş...
    http://ciziyorumdikiyorum.blogspot.com.tr

    YanıtlaSil
  2. Sevdiklerimizi hep göz önünde tutmamız ve ihmal etmemek lazım evli yada sevgili çiftler özellikle :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Yorumunuz benim için önemli teşekkür ederim...

Daha yeni Daha eski